İzmir’in Balçova ilçesinde 50 yaşındaki M.F. iddiaya göre okuma-yazması olmayan 73 yaşındaki babası S.F.’yi kandırdı.
M.F., babası S.F. ile ona ait arsa için kat karşılığı inşaat sözleşmesi için anlaştı.
Oğul M.F., babasına ait olan arsayı kendi üzerine geçirdi ve 8 katlı apartman yaptı.
Arsaya 8 daireli apartman yapılıp, daireler kiraya verildi. 4 daireye ait kira alan S.F., bir süre hesabına para yatmayınca durumdan şüphelendi.
Baba Fransa’da yaşayıp okuma-yazma bilmeyince
Fransa’da yaşayan S.F., yaptığı araştırma sonucu oğlunun kiracılara daireleri satacağını söylediğini, tapuların da kendi üzerine değil oğlu M.F.’nin üzerine olduğunu öğrendi.
Baba gerçekleri Tapu Müdürlüğü’nde öğrendi
Tapu müdürlüğüne gittiğinde tapunun oğlunun üzerine aldığını öğrenen S.F., şaşırdı, tepki gösterdi ve durumu yargıya taşıdı.
Konuyu yargıya taşıdı
Okuma-yazma bilmeyen S.F., oğlunun bu durumu fırsat bilip, arsayı kendi üzerine geçirdiği gerekçesiyle konuyu yargıya taşıdı.
Oğlu babasını kardırmadığını söyledi
İzmir 3’üncü Asliye Hukuk Mahkemesi’ne yazılan dava dilekçesinde M.F.’nin, babası S.F.’yi çeşitli yalanlarla kandırdığı, hukuka aykırı satış yaptırdığı, arsa üzerine inşaat yaptırdığı, okuma-yazma bilmeyen S.F.’ye tapu önündeki satışta iki tanık huzurunda imza yerine parmak basarak yapılması gerekirken, M.F.’nin yönlendirmesi ile her şeye “Evet” dedirtilerek şekil şartlarına uyulmadığı savunuldu. Karşı tarafın cevap dilekçesinde ise S.F.’nin tüm süreçten haberdar olduğu, herhangi bir kandırmacanın söz konusu olmadığına vurgu yapıldı.
Mahkeme babayı haklı buldu
İzmir 3’üncü Asliye Hukuk Mahkemesi de 4 dairenin tapu kaydının iptaline, S.F. adına tapuya kayıt ve tesciline karar verdi.
Aldatılan taraf için sözleşme bağlayıcı sayılmayacak
Dilekçeleri inceleyen İzmir 3’üncü Asliye Hukuk Mahkemesi, davanın hile iddiasına dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkin olduğunu belirterek, taraflardan biri diğer tarafın kasıtlı aldatmasıyla sözleşme yapmaya yöneltilmişse de aldatılan taraf için sözleşmenin bağlayıcı sayılamayacağına vurgu yaptı.
“Davacı okuryazar değil”
2016 tarihli araç taşıt sözleşmesinde davacının okuryazar olmadığının ilgili noter tarafından belirlenerek iki tanık huzurunda bu satış sözleşmesinin imzalandığı, S.F. tarafından sunulan 08 Eylül 2020 tarihli düzenleme şeklindeki parmak izi ve mühür beyannamesi ve dinlenen tanık beyanları dikkate alındığında davacının okuryazar olmadığı kanaatine varıldığı belirtildi.
Mahkemece Milli Eğitim Bakanlığı’ndan istenen lisans bilgilerinde herhangi bir mezuniyeti olmadığı görüldü.
Tanık beyanları da bunları destekledi.
“Kat karşılığı inşaat sözleşmesi var”
Öte yandan mahkeme, deliller ve ifadeler ışığında taraflar arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesinin varlığının kabulüne de karar verdi.
Apartmandaki 4 dairedeki tapu kaydının iptaline karar verildi
Dosyada mevcut tüm bilgi ve belgeler ile dinlenen tanık beyanları göz önüne alındığında mahkeme, apartmandaki 4 dairedeki tapu kaydının iptaline, S.F. adına tapuya kayıt ve tesciline karar verdi.