Geçen Eylül’de Alexandra Palace’ta izlediğim The National konseri 3 saat 20 dakika sürmüştü. Konserin son 20 dakikasında çıktığım ve bu müzik maratonunu tamamlayamadığım için kendime bayağı kızmış, günlerce vicdan azabı çekmiştim. Bununla birlikte bir aydınlanma yaşadığımı da hatırlıyorum. Neden bu konserler bu kadar uzun sorusunu ilk sorduğum andı. Belki de sorun bende değildi.
Yanıt basit. Muhtemelen hayli yüksek bir ücret ödeyip bilet alan seyirciyi memnun etmek. Çünkü kiminle konuşsam bir konserin başarısı süreye bağlı olarak ifade ediliyor. “Tam üç saat sahnede kaldı” ya da “2 saat 45 dakika boyunca inanılmaz anlar yaşattı…” gibi klişeler zihinlere yer etmiştir.
Peki bu üç saatin tamamında memnuniyet düzeyini en üstte tutabildi mi bu sanatçı ya da grup? Mesela seyircilerin yüzde kaçı grubun en büyük hit şarkısını ya da şarkılarını çaresizce ve sabırsızlıkla saatlerce bekledi? Genelde büyük hit şarkılar konserin sonuna bırakılıyor. Yani “az sevdiğiniz şarkılarımızı ya da yeni albümümüzün henüz hiç bilmediğiniz şarkılarını üç saat boyunca dinlerseniz o zaman ödül olarak asıl sevdiğiniz ve bilet satın alıp izlemeye geldiğiniz şarkıları da çalıyoruz” denmek isteniyor. Bu pek sorgulanmayan ve yerleşmiş bir gelenektir. Ben hit şarkılarını hemen konserin başında çalıp sonra konseri istediği rahat rahat devam ettiren sanatçı ya da grupları da gördüm. Bu tip bir uygulamayı daha sempatik buluyorum.
Konsere dönelim, mesela kaç izleyici sadece kendisinin sevdiğine inandığı o özel şarkıyı çalacak diye solistin ağzının içine bakar üç saat yirmi dakikalık bir konserde? Peki ya grup? 3 saatlik süreyi doldurmak için kaç eski ve dinlenmemiş şarkıyı tozlu raflardan çıkarırlar? Kaç tane cover yapmak zorunda kalınır? Kaç şarkıyı sololar, emprovizasyonlarl gereğinden fazla uzatırlar? Kaç konuk sanatçı alınır sahneye? Ya da mesela bazı konserlerde bazı anlarda sahnede tek bir müzisyen kalır. Mesela bu klavyeci olur. Ve size tek başına bir performans sergiler. Diğer üyeler arkada dinlenmektedir. Konserler uzadıkça bu gibi çözümlere ihtiyaç var elbette. Halbuki bunlara gerek kalmadan, kısa ama vurucu bir performans izlemeyi istemek acaba çok mu saçma?
Üç saat yerine bir saat sahnede kalan ama çok iyi planlanmış bir 60 dakikanın 60’ının da hakkını veren bir grubu ben tercih ederim. Hadi 60 olmasın 90 dakika olsun. Öte yandan şunu da anlamıyorum, bir filme gittiğimizde performansı süreyle ölçmüyoruz. 4 saatlik film daha makbul, yönetmen her şeyini ortaya koymuş demiyoruz, peki neden aynısını konserlerde bekliyoruz?
Eilish’in itirazı
Billie Eilish geçenlerde katıldığı bir podcast’te uzun konserlerden yakındı. “Ben bu hatayı kendi konserlerimde yapmayacağım” dedi. “En sevdiğim grubu bile 3 saat izleyemem” dedi. 3 saatlik bir konserin, istisnalar haricinde gereğinden fazla uzamış bir performans olma ihtimali çok fazla. Bunu Eilish ifade edince itiraf ediyorum ki sevindim.
Öte yandan başka bir sorun var. Şarkılar giderek kısalıyor. Platformların gerçekleri ve sosyal medya kısa ve vurucu şarkılara hayat şansı tanırken uzun şarkılar tarihe karışan bir format oluyor. Bakın geçen gün genç İngiliz şarkıcı PinkPantheress bir radyo programında şarkıların neden 2 dakika 30 saniyeden daha uzun olması gerektiğini anlamadığını söyledi. Yani buna ne gerek var demeye getirdi. Ayrıca şarkıların giriş (intro), gelişme (bridge) ve nakarat (chorus) gibi bölümlere ihtiyacı olmadığını da ifade etti. Bunlar eskimiş formatlardır dedi. Avustralya ve Asya turnesinde Coldplay’in ön grubu olacak PinkPanthress.
Bana kalırsa şarkı süresini uzun bile söylemiş. Bizim drill’ci tayfadan mesela Lvbel C5’in 2022 tarihli C5MODE adlı 8 şarkılık albümünün toplam süresi 13 dakika. 1970’lerde çıkan bir Pink Floyd albümündeki ortalama şarkı süresi bu neredeyse. Yani gidişat ve eğilim bu yöndeyse bu sanatçıların konserleri nasıl 3 saat sürecek? 35 dakikada falan bitmesi lazım konserin çünkü. Aksi takdirde 90 şarkı söylemek lazım 3 saatlik konserde bu hesaba göre.
Enteresan bir şekilde kısa şarkı ama uzun konser seven hayranların aksine, ben şarkıların biraz uzaması, konserlerin de biraz kısalmasını diliyorum… Allah başka dert vermesin tabii…