OZAN ÖMER KADÜKER – Milli Eğitim Bakanlığı’na (MEB) bağlı kursların yanı sıra birkaç öğretmenin birleşip kurduğu, yayınevi, kişisel gelişim adı altında sınava hazırlayan ya da farklı isimlerle hizmet veren birçok kaçak kurs var. Merdiven altı diye tabir edilen bu kurslar, hem yönetmelikte belirlenen kurallara uymuyorlar hem de vergi vermiyorlar. Bu kursların yıllık ücreti bulunduğu semte ve öğretmenlerinin niteliğine göre 5 bin TL’den başlıyor, 150 bin TL’nin üzerine çıkabiliyor.
Referansla öğrenci kabulü
Kurslara, veli ya da öğrenci gibi ulaştık. Bazısını ziyaret ettik bazısıyla da telefonla iletişime geçtik. İstanbul’da özellikle Şişli, Kadıköy, Beşiktaş, Bakırköy gibi ilçelerin merkezi noktalarında, yüzlerce sınava hazırlık kursu bulunuyor. Binalarda 4’ün üzerinde kurs hizmeti verenler de var. Bir kısmının kapısında MEB’e bağlı olduğunu gösteren tabela yer alıyor.
Yabancı dil, kişisel gelişim, etüt merkezi, atölye gibi farklı isimlerle faaliyetini yürüten sınava hazırlık kursları da mevcut. Yine iş hanlarında, apartman dairelerinde yer alan, farklı branşlardan birkaç öğretmenin bir araya gelip kurduğu kursların ise herhangi bir tabelası yok. Bu kurslar, öğrencilerini sosyal medya reklamları, referansla buluyor. Öte yandan bazı cemaatler, dernekler de öğrencilere yönelik ücretsiz kurslar ya da ders çalışma ortamı sunuyor. İçlerinde kamp adı altına yatılı programlar düzenleyenler var.
150 bin TL’yi aşıyor
Kursların ücretleri verdikleri hizmete göre değişiyor. Bazı kursların hazırlık paketlerinde deneme sınavları, kişiye özel ders programı, danışmanlık desteği, ek ders, etüt de bulunuyor. Ayrıca ücretlerde sınıf mevcudu da önemli bir etken. Kurslarda ortalama yıllık ücretler 5.000 TL’den başlıyor 50.000 TL’ye kadar çıkıyor. VIP, Olimpiyat gibi isimlerle özel destek sağlayan kursların ücretleri ise 150.000 TL’yi aşıyor.
‘2-3 katı fazla’
MEB’in istatistiklerine göre 2 bin 422 özel öğretim kursu, 8 bin 267 de muhtelif kurs bulunuyor. Kaçak kurs sayısının resmi kurs sayısından 2-3 kat fazla olduğuna dikkat çeken Tüm Özel Öğretim Kurumları Derneği (TÖDER) Başkanı İbrahim Taşel, sektördeki durumu şöyle anlatıyor: “Bu merdiven altı kursların iki çeşidi var. Eğitim danışmanlığı, yayınevi gibi faaliyet gösterip vergi dairesine kaydı olan ama MEB’e kayıtlı olmayanlar, bir de hiçbir kaydı bulunmayanlar. Bu kurslar, öğretmenlik yapma yetkinliği olmayan öğretmenleri de çalıştırılabilir. O nedenle velilerin kurs seçiminde çok dikkatli olması gerekiyor. Bu konu hem milli güvenlik hem de vergi açısından çok önemli. Kursların yasal süreçlerinin düzenlenmesi ve kontrol altına alınması daha doğru olur.”